CRIF yaptığı iş birlikleriyle Açık Bankacılıkta çözümün adresi oluyor

Veri analizi, kredi bilgi ürünleri ve hizmetleri ile şirketlere çözümler sunan CRIF, ödeme sistemlerinin küresel lideri American Express ile iş birliği anlaşması imzaladı. Yapılan anlaşmayla American Express, CRIF verilerinden yararlanarak kredi kartı talebi ve aktivasyonu için online kullanıcı deneyimini iyileştirerek tüketicilerin ve işletmelerin dijital dönüşümünü hızlandıracak. CRIF Türkiye ise küresel deneyimiyle açık bankacılık sisteminin geliştirilmesine yönelik Türkiye’de yerleşik fintechlerle iş birlikleri yaparak sistem tasarımında çözümler geliştiriyor.

“Açık Bankacılık, yeni bir dünyanın kapılarını açıyor”

CRIF Türkiye Ülke Müdürü Selim Tezel, gerek globalde American Express ile, gerekse Türkiye’de fintechlerle gerçekleştirdikleri iş birliklerinin, işletmelerin, kurumların ve bireylerin dijital dönüşümdeki olağanüstü ivmelenmeye uyumunda önemli bir rol oynayacağını söyledi. Bugün güncel, eksiksiz ve açık verilerden oluşan bir ekosisteme sahip olmanın tüm karar alma süreçlerinin temel taşı olduğuna dikkat çeken Tezel, Açık Bankacılık (Open Banking) olarak tanımlanan bu sistemin, küresel anlamda finans sektöründeki ürün ve hizmetlerin kalitesinin artmasını sağlayarak yeni bir dünyanın kapılarını açacağını söyledi. Tezel, “Açık Bankacılık girişimleri ile önümüzdeki dönem, finansal mimarideki değişime bağlı olarak başta perakende ve e-ticaret olmak üzere endüstrilerin hızlı dönüşümüne sahne olacak. Bu değişim bireylere de çeşitlilik ve kaliteli hizmet getirecek. Açık Bankacılık, yeniden şekillenen bir ekosistemi ifade ediyor” dedi.

Açık Bankacılık ile finansal kurumların dışındaki firmalara da kredi değerlendirme imkanı ve ürünlerinin yanı sıra müşterinin ödeme deneyimini de farklılaştırma imkanı sağlandığını belirten Tezel, “Dünyada birçok Fintech’in bu alanda katma değerli ürünler sunmak için çalışma yaptığını görüyoruz. Gelişmeler, gelecek döneme hem tüketicilerin hem de finansal kuruluşların hayatlarını kolaylaştıracak fintech girişimlerinin damga vuracağına işaret ediyor” diye konuştu. IDC Rankings tarafından 2020 yılı en iyi 100 Fintech listesinde 52. sırada yer alan CRIF’in 2018 yılı Kasım ayında, 21 Avrupa ülkesinde geçerli olan Açık Bankacılık lisansını aldığını hatırlatarak, “Veri yönetimi uzmanlığı ile CRIF, finansal mimarinin yeniden şekillendiği bu dönemde veriye dayalı sistem ve çözümleriyle Açık bankacılık olarak tanımlanan bu yenidünyanın tasarımında güçlü rol alıyor” dedi.

“Türkiye’de fintechlerle iş birlikleri yaparak çözümler üretiyoruz”

Bu anlaşma ile American Express, CRIF’in çeşitli içerikler aracılığıyla dijital dönüşümü hızlandırmaya olanak tanıyan açık ve iş birliğine dayalı CRIF Digital Next platformu ile ödeme ve kredi bürosu verilerine erişim ve bu verilerin toplanması, sınıflandırılması, dijital ve katma değerli hizmetler ile pazara özgü veri ve analiz konularında hizmetlerinden yararlanabilecek. CRIF Türkiye Ülke Müdürü Selim Tezel, global bilgi deneyimleriyle Açık Bankacılık sisteminin geliştirilmesine yönelik Türkiye’de de yerleşik fintechlerle iş birlikleri yaparak sistem tasarımında çözümler geliştirdiklerini söyledi. Hemen Al Sonra Öde (HASO) uygulamasının bunlardan biri olduğunu belirten Tezel, “HASO Platformu ile 2019 yılı başından beri B2C alanında öncelikle e-ticaret firmalarına açık hesap ve taksit kararının verildiği uygulamaların geliştirilmesinde iş birliği yapıyoruz. Bireylerin veya şirketlerin değerlendirileceği, kredi kararının verileceği tüm algoritmaları CRIF olarak biz kurduk” dedi. HASO gibi sistemlerle e-ticaretteki tek taraflı güvenin karşılıklı hale geldiğini, iade işlemlerinden kaynaklanan ek iş yüklerinin de ödeme bir ay sonra başladığı için ortadan kalktığına dikkat çeken Tezel, konuya ilişkin şunları söyledi:

“Online alışverişlerde firmalar bireylerin onayı ile onların değerlendirmesini yapıp sepet tutarı ve ürüne de bağlı olarak açık hesap taksitlendirme yapabiliyorlar, tahsilat süreçlerini yönetebiliyorlar. Dolayısı ile firmalar kendi risk iştahlarına bağlı olarak müşterilerine kredi kartı ve kapıda ödemenin dışında taksit ile ödeme imkânı sunabiliyorlar. Bireyler yapmış oldukları alışverişlere ilişkin taksit ödemelerini fiziksel noktalardan, ATM’lerden ya da ödeme sistemleri üzerinden gerçekleştirebiliyorlar. Bu tarz sistemlerin satışlar üzerinde yüzde 15’lik bir artış sağladığını gözlemledik. HASO ve benzeri platformlar dünyada da gün geçtikçe yaygın olarak kullanılıyor; bu uygulamalar sayesinde e-ticaretteki tek taraflı güven karşılıklı hale gelirken, iade işlemlerinden kaynaklanan ek iş yükleri de ödeme bir ay sonra başladığı için ortadan kalkmış oluyor. Benzer uygulamaların yakın zamanda perakende sektöründe mağazalarda da aktif olmasını planlıyoruz. Aynı platform ile B2B alanında da önemli iş birliklerimiz var ve bu iş birliğinin önümüzdeki dönemde büyümesini bekliyoruz.”